…………….. CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA
MÜŞTEKİ :
VEKİLİ :
ŞÜPHELİLER : 1-
2-
SUÇ : Yayın Yolu İle Hakaret
SUÇ TARİHİ :
AÇIKLAMALAR :
1- Müvekkilim………… gerek Türk Edebiyatında, gerekse Basın Dünyasında saygın kimliği ile yazarlığını ve gazeteciliğini kanıtlamış, toplumumuzda yerini almış seçkin bir kalem sahibidir.
2- Müvekkil yıllarca Basın Dünyası içinde, özellikle TRT bünyesinde prodüktörlük, spikerlik branşlarında emek vermiş, eğitimci kimliği ile de ülkemiz insanına kendi branşında katkı vermiş, halen üretkenliğini sürdürmekte, edebiyat dünyamıza yeni eserler armağan etmekte, bu bağlamda da ulusal gazetelerimizden “…….” Gazetesinde köşe yazarlığı yapmaktadır.
3- Müvekkil Türk düşün dünyasına 20’den fazla eser armağan etmiş, ulusal değerde 8 büyük eserin ödül sahibidir. Eserleri Fransız Sorbon Üniversitesinde akademik çalışmalara konu olmuş, eserleri hakkında doktora tezi yapılmıştır.
4- Bu değerlerin sahibi olup, halende bu değerlerin gerek ortaya koyduğu ürünleri ile gerekse basın sektöründeki kalemiyle bu kimliğini sürdüren müvekkilim, son yazmış olduğu büyüklere yönelik “………” adlı öykü kitabı nedeniyle, dilekçemiz ekinde sunmuş olduğumuz ………… tarihli “…….” ve “……..” gazetesinde edebiyatın ve etiğin gerektirdiği ilkeler dışında haksız, yersiz ve ölçü dışına taşarak, yukarıda isimleri belirtilen sanıklar tarafından, onurunu zedeleyici ve yayın dünyasındaki haysiyet ve itibarını zedeleyici itham ve hakaretlere maruz kalmıştır.
5- Dilekçe ekinde sunduğumuz belgeler ile iddiamıza konu olan gazete fotokopilerinden anlaşılacağı üzere, müvekkilimin büyükler için yazmış olduğu öykü kitabı hakkında pornografi nitelemesinde bulunulmuş, yıllarını toplumuna ve o toplumun aydınlanmasına ve eğitimine adamış müvekkilimi, son derece üzmüş ve bu üzüntü moral varlığında büyük çöküntüye yol açmıştır.
Müvekkilim bunun yanında “………” isimli kitabına yönelik olarak ve kamu oyu yanlış bilgilendirilerek pornografik nitelikte çocuk kitabı denilmesi nedeniyle, daha önceleri kendisinin sayısız çocuk öykü kitabı bulunuşu ve eğitim camiasında ve çocuk dünyasında yazar kimliğinin yaratmış olduğu güveni ve saygın kimliğinin de zedelenmesine neden olmuştur.
6- Özellikle ekte sunduğumuz belgelerden anlaşılacağı üzere, edebiyat uzmanı olmadıkları halde, kendilerini bir ahlâk temsilcisi gibi görerek, “Mahallenin namusunu kurtarmaya kalkışan” tipik ilkel, ahlâk söylemcisi gibi hareket etmişlerdir.
7- Bu yaklaşımın sanat ve edebiyatın görevini anlayamamış olmak kadar, sanatı ve edebiyatı ahlâkın bir aleti, uzantısı sayan bir mantığın ve ilkel bir yaklaşımın tezahürü olduğunu düşünmekteyiz.
Müvekkilim………. şüpheli sanıkların yayın yolu ile hakaret fiilini işlemeleri nedeniyle olay tarihinde bugüne kadar ulusal düzeydeki kitap etkinliklerinde 3.500 adet kitabının satışı durmuş, okurları ile yapıtlarını buluşturamamış, bu nedenle büyük maddi kayba uğramıştır.
8- Şüpheli sanıkların yayın yolu ile yapmış oldukları bu duyuru üzerine edebiyat ve basın dünyasında bir çok edebiyat ve sanat kuruluşu ile bireysel anlamda düşün insanlarının da büyük tepkisini almış ve bu tepki sonucunda bildiriler yayınlanmış, kınanmış, şüpheli sanıkların bu şekildeki davranışları basın dünyasında, edebiyat dünyasında insan onuruna yakışmayan edebiyat ve sanatın onay vermediği, düşünce özgürlüğünü kısıtlayıcı bir davranış olarak değerlendirilmiştir.
9- Müvekkilim halen yazmış olduğu yazılarını sürdürmekte, edebiyata yeni ürünler armağan etme çabalarını göstermektedir.
Bu itibarla; günümüzde demokratik değerlerini kucaklamış ileri ülkelerde edebiyat eserlerine, gerek toplumun gerekse devletin sahip çıkmasının zorunluluğu yanında, artık, çağdaş değerlerle buluşmuş toplumlar sanatçıların ürünlerini bir toplumun yaşayan hazinesi olarak kabul etmektedirler.
Bu nedenle de; sanatçıyı kırmanın, sanatçıyı küstürmenin, hatta hakaret ifade eden sözlerle onu küçültmeye çalışmanın zararını elbetteki sanatçının üzülmesi, onurunun zedelenmesi bağlamında bir eksiklik ise de esas zararı çeken o toplumun kendisidir.
SONUÇ VE İSTEM : Açıklandığı üzere;
a- Sanıkların yayın yoluyla müvekkilim …………. Hakaret ettikleri dilekçemizde sunulmuş olan gazete haberleri, belgeler ile sabit görüldüğünden, her iki şüpheli sanığın eylemlerine uyan 5237 sayılı yasanın 125/1-4 maddeleri ile cezalandırılması yolunda iddianame tanzim edilmesine,
b- Müvekkilime yayın yolu ile hakaret edilmesi nedeniyle moral ve ruh dünyasında meydana gelen, üzüntü nedeniyle psikolojik tedavi görmüş oluşu, ruh sağlığında meydana gelen bu çöküntü nedeniyle her bir sanıktan 50 şer Milyar lira manevi tazminatın ayrı ayrı alınmasına.
c- Müvekkilimin “………” adlı öykü kitabının gazete haberlerinden sonra satış şansını yitirmesi, kitap fuarlarında imza günlerine çağrılmaması sebebiyle uğradığı maddi zarar karşılığı olarak her bir şüpheli sanıktan ayrı ayrı 5 er milyar maddi tazminatın alınmasına.
d- Yargılama sonucundaki masrafların her iki şüpheli sanıklara yüklenmesinin takdir ve değerlendirilmesi için iddianame tazminine karar verilmesini arz ederim.
Saygılarımla,
Müşteki Vekili